İki Çocuğunu Öldüren Annenin Yargılanmasına Başlandı

Ostern sabahı, Hockenheim’ın sessiz sokaklarına bir huzursuzluk çökmüştü. Bu huzursuzluğun kaynağı, 44 yaşında bir kadının, o günün erken saatlerinde kendi evinde yaşanan korkunç bir olaydı.

“Bugün Ostern, aile için bir bayram,” diye fısıldayan bir polis memuresi, dramın merkezindeki o eve adım attığında, kendisini bekleyen manzaraya inanamadı. Zemin katta, yerde kıvrılmış oturan kadın, elindeki silahı sıkıca tutuyordu. Genç memure, kadına yaklaşırken her adımda kalbinin atışını hissedebiliyordu. “Silahı bırak,” diye yalvardı defalarca, “Ne oldu?” diye sordu, ama kadın sadece sessizce silahını ona doğrulttu.

Bu sahneler, Mannheim Bölge Mahkemesi’nde bir meslektaşının vücut kamerası tarafından kaydedilmişti ve o Çarşamba günü, mahkeme salonunun duvarlarında yankılandı. O sabah, Hagen (9) ve Theodor (7) adlı iki küçük çocuğun trajik ölümüyle sonuçlanan olayın ayrıntıları, tüm çıplaklığıyla ortaya serildi.

Çocukların annesi, videodaki kadın, cinayetle suçlanıyordu. Çarşamba günü başlayan davada, olayın ayrıntıları sorgulanmaya başlandı. Başsavcı Katja König, kadının Paskalya Cuma günü önce çocuklarını, sonra da kendisini öldürmeye karar vermiş olabileceğini ileri sürdü, ancak kadın suskunluğunu korudu.

Kadının, çocuklarını çeşitli ilaçlarla uyuttuktan sonra acımasızca öldürdüğü iddia ediliyordu. Kadının, çocuklarının yataklarında nefessiz bıraktığı, hatta başlarına tornavida ile zarar verdiği söyleniyordu. Olaydan sonra, kadın polise bir e-posta yazmış, ama bu sadece Pazar günü gönderilmesi için planlanmıştı. Kendi başına da tornavida ile zarar vermiş ve sonra deliği bir parça ahşapla kapatmıştı.

Mahkeme salonu, bu korkunç hikayenin detaylarına tanık olurken, bir annenin iki masum çocuğunun hayatını nasıl trajik bir şekilde sonlandırdığı ve bir ailenin nasıl parçalandığına dair sorularla dolup taşıyordu. Bu yürek burkan olay, sadece bir mahkeme salonunun duvarlarında değil, herkesin hafızasında derin izler bırakacaktı.

Korkunç İddia: Annenin Çocuklarının Kafasına Tornavida Soktuğu Öne Sürülüyor

44 yaşındaki kadın, çocuklarını çeşitli ilaçlarla, aralarında ağrı kesiciler ve epilepsi tedavisinde kullanılan ilaçların da bulunduğu ilaçlarla uyutmuş olabilir. İddiaya göre, daha sonra onları kendi yataklarında boğarak öldürmüş. Ayrıca, kadının her iki çocuğunun kafasına bir tornavida soktuğu da iddialar arasında. Polise bir e-posta yazan kadın, bu e-postanın Pazar günü gönderilmesini planlamış. Kendi boynunu bir bistüriyle kesmiş ve kendi kafasına tornavidayı sokmuş, ardından açtığı yarayı bir parça ahşapla kapatmış.

Davanın Seyri: Sanığın Suskunluğu ve Mahkeme Süreci

Sanık konuşmadığı için mahkeme, iddianamenin okunmasının ardından Paskalya Pazarı’ndaki olayları yeniden inşa etmeye başladı. Hockenheim polisine “Yardım” başlıklı bir e-posta geldiği günü detaylandıran mahkeme, “Ailem, kardeşim veya çocuklarımın babası gelmeden önce zemin katta sağdaki daireme gelin. Kötü bir şey yaptım,” içerikli e-postayı ele aldı. Sanığın adı ve adresinin de bulunduğu e-posta, duruşma salonunun duvarına yansıtıldı. Başkan hakim Gerd Rackwitz, olay günü evde kadınla karşılaşan genç polis memuresine, meslektaşının vücut kamerası kayıtlarında yer alan olayları sordu.

Polis Tarafından Vurularak İntihar Planı mı?

Mahkeme sırasında genç bir polis memuresi, kendisinin ve meslektaşının eve nasıl girdiğini ve 44 yaşındaki kadınla nasıl karşılaştıklarını anlattı. Tanık olarak ifade veren memure, kadının elinde silahla iki çocuk odasından birinin kapısının önünde oturduğunu belirtti. Memure, kadına nasıl yaklaştığını, mantığını hatırlatmaya çalıştığını ve meslektaşının biber gazını çıkardığını ancak kadının hiçbir tepki göstermediğini anlattı.

Polislerin takviye çağrıları ve sonrasında başka bir meslektaşın 44 yaşındaki kadını etkisiz hale getirip silahını aldığı anlatıldı. Genç memure, çocuk odalarına girdiğinde yataklarında ölü bulduğu iki çocuğu anlattı. Başkan hakim, vücut kamerası kayıtlarının bir bölümünü oynattı. Bu kayıtlarda, polis memuresi “Sanırım o, ‘polis tarafından vurularak intihar’ etmeyi planlamıştı” dedi. Kadın, polisleri kendisini vurması için kışkırtmış olabilir.

Staatsanwaltschaft’a göre, Hagen ve Theodor’un annesi 2005 yılında geçirdiği felçten sonra beyin kanaması geçirerek beyin hasarı ve kişilik bozukluğu geliştirmiş. Kadının, çocuklarının babalarının yanında iyi bir hayat yaşayamayacaklarından korktuğu ve bu yüzden onları öldürmüş olabileceği düşünülüyor. Çocuklar, ölümlerine kadar babaları Stefan Ache ile Mosbach-Neckarelz’de yaşıyorlarmış ve zamanlarının bir kısmını anneleriyle Hockenheim’da geçiriyorlarmış. Ache, Paskalya Pazarı günü çocuklarını almak için eski eşinin evine gitmiş.

Çocukların Refahı İçin Endişe: Şikayet Başvurusu

56 yaşındaki Ache ve ilk evliliğinden olan kızı Jacqueline, davada yan davacı olarak yer alıyor ve Mosbach’tan avukat Wolfgang Frank tarafından temsil ediliyorlar. Mahkemede ifade veren Ache, eski eşiyle yaşadığı ilişki hakkında detaylı bilgi verdi. Kendisine uygulanan şiddeti anlattı, eski eşinin bir keresinde ona öyle bir vurduğunu ki elini kırdığını belirtti. “Aynı evde yaşadığım birine karşı şikayette bulunmak çok zordu,” diye ifade etti.

Ache, eski eşinin 2018 yılında Eylül ayında taşınmasından sonra bile ilişkilerinin rahatlamadığını belirtti. Babanın sözlerine göre, o ve çocukların annesi arasında neredeyse hiç iletişim olmamış, sadece bir teslim defteri üzerinden iletişim kurulmuş.

Ache, Mayıs 2021’de çocuklarının refahıyla ilgili endişeleri nedeniyle bir şikayette bulunduğunu belirtti. Bu şikayetin nedenini hala anlayamadığını ifade etti. Ayrıca, kendisinin de defalarca yetkililere başvurduğunu, çocuklarının durumuyla ilgili yardım istediğini anlattı. Bu ifadeler, mahkeme sürecinde çocukların trajik ölümlerine dair daha geniş bir bağlam sunuyor ve bu acı olayın arka planını aydınlatmaya yardımcı oluyor.