SENDiKA BiR HAKTIR

John Deere Mannheim Işçi Temsilciliği ve Almanya Genel Çalışma Konseyi Başkanı Birol Koca, sendikanın faaliyetleri ve John Deere’deki işçi hakları konusunda önemli açıklamalar yaptı. Koca, 2012’de uygulanan toplu sözleşme ile taşeron işçilerin çalışma koşullarından, teknolojik değişimlerin iş gücüne etkisine kadar bir çok konu değindi. Koca, yeni kuşak işçilerin beklentileri ve sendikaların değişen rolleri üzerine görüşlerini Vizyon Gazetesine anlattı.

Sayın Birol Koca, siz John Deere şirketinde IG Metall Sendika Başkanlığı yapıyorsunuz. Öncelikle bize John Deere firması ve IG Metal sendikası hakkında bilgi verebilir misiniz?

John Deere 1837’de John Deere tarafından kurulan tarım, inşaat ve ormancılık ekipmanları üreten önde gelen bir Amerikan şirketidir. John Deere, özellikle traktörleri, biçerdöverleri ve diğer tarım araçlarıyla ünlüdür. Şirketin merkezi Illinois, Moline’de bulunmaktadır. IG Metall Mannheim Sendikası ise Almanya’nın en büyük ve en etkili sendikalarından biridir. 1949 yılında kurulan IG Metall, metal, elektrik ve otomotiv sektörlerindeki işçileri temsil etmektedir. Sendikanın temel amacı, üyelerinin çalışma koşullarını, ücretlerini ve iş güvencesini iyileştirmektir. John Deere Mannheim fabrikasında çalışan işçiler, IG Metall sendikasının bir parçasıdır ve sendika, bu işçilerin haklarını korumak ve çalışma koşullarını iyileştirmek için mücadele etmektedir. IG Metall, üyelerine toplu iş sözleşmeleri, işyeri temsilciliği ve diğer sendikal faaliyetler yoluyla destek sağlamaktadır.

Bugüne kadar yaptığınız çalışmalar nelerdir?

John Deere firmasında, 2012 yılında işçiler için önemli bir toplu sözleşme paketi uygulamaya konuldu. Bu paketle, taşeron şirketler aracılığıyla çalışanların gelirleri ve çalışma koşulları, sendika üyelerinkilerle eşitlendi. Almanca’da ‘Tarifbildung’ olarak adlandırılan bu yaklaşım, 4 bin çalışandan yaklaşık 3300 ila 3350’sinin doğrudan faydalanmasını sağladı. Biz, işçi temsilcisi olarak işverenle bu anlaşmaları gerçekleştirdik. Toplu sözleşmeler, işçilere belirli yasal haklar tanır. Bir işçi, isterse sendikalı olmayabilir; ancak bu, haklarını doğrudan işverene bırakmak anlamına gelir. Sendikalı olmayan işçiler, hak taleplerini mahkemede ya da yasal yollarla ileri süremezler. İşverenden hak talebi, yalnızca sendika üyelerine aittir.

ÜCRET VE ÇALIŞMA KOŞULLARINDAKİ DEĞİŞİMLER

2022 yılında sağlanan ücret anlaşmaları ve yaklaşan toplu sözleşme süresinin bitimi, çalışanlar ve şirket için hangi değişiklikleri beraberinde getirecek?

Şu anda John Deere ile yapılan ücret sözleşmeleri, sendika tarafından yürütülmektedir. 2022 yılında ücret anlaşmaları tamamlandı ve bu yıl toplu sözleşme süresi sona eriyor. Almanya’nın genel ekonomik durumu ve Corona sonrası dönemde artan mali baskılar göz önünde bulundurulduğunda, çalışanlar için daha yüksek bir ücret artışı gerekmektedir. Yaklaşan yaz aylarında, bu konudaki taleplerimizi ve planlarımızı açıklayacağız. 20 yıl önce, klasik metal işçileri genellikle yüzde onluk bir zam talep ederken, günümüzde işçiler kendi ve aileleri için daha fazla zaman ve yaşam kalitesi talep ediyorlar. 2018’de yaptığımız sözleşmede, yıllık ücretin bir kısmını, kullanılmamış izin günlerine dönüştürme seçeneği sunduk. Bu seçenek, işçiler tarafından yoğun olarak kullanıldı.

İŞGÜCÜ PİYASASINDAKI DEĞİŞİM VE YENI KUŞAKLAR

Almanya’daki işçi piyasasında yaşanan değişiklikler ve yeni kuşakların iş hayatına bakışı, şirket politikalarını nasıl etkiliyor?

John Deere, sektöründe önde gelen bir işveren grubudur ve finansal olarak güçlü bir durumdadır. Ancak, son yıllarda Almanya’daki işçi piyasasında önemli değişiklikler yaşanıyor. Önceden şirketler kolaylıkla kalifiye eleman bulabilirken, şimdi bu daha zor hale geldi. Bu durum, birçok şirketin işe alım ve çalışma politikalarını değiştirmesine neden oldu. Almanya, jenerasyon değişimi yaşıyor ve yeni gelen kuşak, iş yaşamından farklı beklentilere sahip.

TEKNOLOJIK GELIŞMELER VE IŞGÜCÜNÜN DÖNÜŞÜMÜ

Teknolojik gelişmeler ve traktörlerdeki yapısal değişiklikler, işçilerin nitelikleri ve iş yükü üzerinde nasıl bir etki yaratıyor?

Teknolojik gelişmeler, traktörlerin yapısal değişimi ve yakıtlarının evrimi gibi faktörler, işçilerin niteliklerinde ve iş yükünde önemli değişikliklere yol açtı. Bu değişim, iş sahasına doğrudan yansıyor. Yirmi yıl önceki ve bugünkü işçiler arasında gözle görülür bir kültürel fark var. Eskiden erkek egemen bir alan olan metal sektörü, şimdi daha çeşitlilik gösteriyor. Fabrikalarda kadın işçi oranı yüzde onbeş civarında olup, tüm kampüste yüzde otuza yaklaşmış durumda, ancak hala eşitlikten uzak.

ROBOTİK VE DİJİTALLEŞMENİN ETKİSİ

Robotik ve dijitalleşmenin iş gücü piyasasında yarattığı değişiklikler nelerdir ve bu değişiklikler işçilerin rollerini nasıl etkiliyor?

Dijitalleşme ve robotik, iş gücü piyasasında önemli bir dönüşüm yaratıyor. Önceki yıllarda elle yapılan işler artık robotlar ve otomatik sistemler tarafından gerçekleştiriliyor. Bu durum, fabrikalarda ve bürolarda tekrarlanan işlerin azalmasına ve işçi sayısının düşmesine yol açıyor. Örneğin, eskiden 300 kişinin çalıştığı fabrika bölümlerinde şimdi yalnızca 50 kişi çalışıyor ve bu işler daha fazla bilgi ve uzmanlık gerektiriyor. İşçi sayısındaki azalma ve teknolojik değişimler, sendikaların rollerini ve stratejilerini yeniden şekillendiriyor. IG Metal, bu yeni iş gücü yapısına ve değişen ihtiyaçlara uyum sağlamak için çalışmalarını sürdürüyor. Sendika, geleneksel üye yapısını korumanın yanı sıra yeni iş alanlarındaki işçileri de temsil etmeye başlıyor.

İŞÇİLERİN GELECEĞİ VE ÇALIŞMA DÜNYASINDAKİ DEĞİŞİM

Gelecekte, klasik işçilik anlayışının değişimi çalışma dünyasını nasıl etkileyecek?

Çalışma dünyası, giderek daha fazla zihinsel ve bilgiye dayalı işlere doğru kayarken, işçilerin eğitim ve beceri ihtiyaçları da değişiyor. IG Metal, bu değişimlere uyum sağlamak ve üyelerini geleceğe hazırlamak için gerekli eğitim ve destek programlarını sağlamakta kararlı. Almanya’daki endüstriyel ve ekonomik dönüşüm, özellikle enerji ve otomobil sektörlerinde, iş gücü piyasası ve sendikal faaliyetler üzerinde büyük etkiler yaratıyor. Kömür enerjisinin azaltılması ve elektrikli araçlara geçiş, yeni iş alanları ve beceri setleri gerektiriyor. Bu değişim, sendikaların üye yapısını ve savunma stratejilerini etkiliyor.

SENDİKALARIN YENİ ROLÜ VE GELECEĞİ

İş gücü piyasasında robotik ve dijitalleşme ile artan teknolojik değişimler, sendikaların stratejilerini ve üye yapısını nasıl etkiliyor?

Çalışma işi bedenselden giderek daha zihinsel işe doğru kayıyor. Sendikalar da mavi yakalılardan beyaz yakalılara doğru bir geçiş yaşıyor. Son beş on yıldır yoğun bir şekilde bu konuyla uğraşıyoruz. Biraz da orada çalışan beyaz yakalılar için de çözüm üretmemiz gerekiyor. Önümüzdeki zamanlarda klasik fabrika işçisi değişecek, meslekler de değişecek. 20 yıl önce düğmeye basan bir işçi, şimdi programı yönetmesi gerekiyor. Burada eğitim devreye giriyor. Bizim üyelerimizi iyi eğitmemiz gerekiyor.